1 Şubat 2019 Cuma

Elle Çizmek-Fark yaratmak-Pembe ağaçlar??


Okulumda ilk iki sene zorunlu olarak projelerimizi çizimlerimizi elle çizerdik. bilgisayar yasaktı.
paftaları gösterişli göstermek için bütün hünerlerimizi göstermek zorundaydık. o zamanlar kızsak da tasarım özgünlüğü kazanmak, eskiz yapabilmek, özgün el çizimleri ile kendimizi anlatabilmek adına çok katkısı olduğunu söyleyebilirim.

planlarda, kesitlerde teknik çizimler kullanıldığından pafta tarzımızı ve özgünlüğümüzü çoğunlukla çizip boyadığımız ağaçlarda gösterirdik.

Sizde de böyle miydi yoksa okula girdiğiniz gibi bilgisayar kullanmaya mı başladınız?

bir ipucu olarak soyut renkler(yeşil harici) her zaman daha dikkat çekici olur ve hocalar tarafından beğenilir. :)

“Bir dehayı mı yoksa budalayı mı mezun ediyoruz, bilmiyorum.” MİMAR ANTONİ GAUDİNİN 10 YAPISI



“Bir dehayı mı yoksa budalayı mı mezun ediyoruz, bilmiyorum.”


Bu söz School of Architecture of Barcelona’nın rektörü profesör Elias Rogent’ın, mezuniyet töreninde (1878) gaudi için söyledikleri olsa da Barselona diyince akla gelen ikonik yapıların Mimarı Antoni Gaudi’nin şehire inci gibi işlediği ve herkesin görmek isteyeceği hayranlık uyandıran Barcelonadaki 10 yapısını listeledik.

1. La Sagrada Familia


Sonunu görmenin kısmet olmadığı  meşhur bazilika La Sagrada Familia’ya da kısa süreliğine Gaudi’nin büyülü elleri değmiştir ama ne yazık ki trajik bir kazayla hayatını kaybettiği için inşaat yarım kalmıştır.
Yapının bu kadar uzun sürede bitememesinin nedeni, inşaatın halkın yardımlarıyla devam etmesi ve Gaudi’nin zeki mimarisinin çözülmesinin zorluğudur.


2. Casa Milà



Barselona’nın en bilinen simgelerinden biri de Casa Mila. Modern binanın ön tarafı dalgalı deniz ve deniz yosunlarını temsil eder. 

3. Park Güell



Hansel ve Gretel masalını andıran dondurma parkı gibi bir yer Park Güell. 1984 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine giren Park Güell’deki seramikler en büyüleyici unsurlardan biridir.

 

 

4.Casa Vicens




Gaudi ilk önemli eseri sayılan Casa Vicens’ı 1883–1888 yılları arasında yapmıştı. Vicens ailesi için yazlık bir ev olarak inşa edilen yapı, zamanının estetik anlayışına pek uymadığı için taş ocağına benzetilmiştir.

5. Palau Güell



Gaudi’nin 1886-1888 yılları arasında Katalan bir iş adamı için yaptığı Palau Güell, UNESCO Dünya Mirası sayılan eserlerinden biridir. Konağın özelliklerinden küçük bir detay; Jack Nicholson’ın oynadığı The Passenger filminin bir sahnesi burda geçmiştir


6. Teresian College




Teresian okulu Gaudi’nin en düşük bütçe ile çıkardığı işidir. Üzerinde pek çok dini sembol bulunduran Teresian okulunu sınırlı olanaklar yüzünden en ucuz malzemeleri kullanarak yapmıştır.

7. Casa Calvet




Antoni Gaudi, Casa Calvet’i inşa ettiği en geleneksel eseri olarak tanımlasa da  bu bina, simetrisi ve alışık olmadığımız gizeme sahip atmosferi biz sıradan insanlar için ilginçliğini koruyor.


8. Bellesguard




1900-1909 yılları arasında yapılan Bellesguard binasının dış görünümünün yanı sıra, içinde bulunan mozaikler hayranlık uyandırıcıdır.


9. Güell Pavilyonu




Bloklar halinde yapılar olan Güell Pavilyonları Gaudi’nin 1884 ve 1887 yılları arasında inşa ettiği modernist yapılarından biridir.


10. Sagrada Família Okulları




Sagrada Familia Kilisesinin yapımında çalışan işçilerin küçük çocukları için sevgili Gaudi’miz bir de okul yapmıştı ve tabii okul yakınlardaki düşük gelirli ailelerin çocukları için de açıktı. Bu minnoş ve sevimli okul, sadeliği, işlevselliği ve geometrik saflığı sayesinde birçok mimara da ilham kaynağı olmuştur.

İKONİK YAPILAR - Centre Pompidou


CENTRE POMPİDOU


 


İkonik yapıları konu alınca Paris’in mimari ikonlarından biri olan Centre Pompidou’dan bahsetmeden olmaz.

1971 yılında dönemin Fransa başkanı Georges Pompidou’nun isteğiyle kariyerlerinin henüz başlarındaki Renzo Piano ve Richard Rogers’ın ortak tasarımı olarak ortaya çıkmıştır. 1977 yılında tamamlanmıştır.

Günümüzde Paris’in en önemli sanat merkezlerinden biri olmuştur. Ve dünyanın farklı noktalarından gelen sanat eserlerine ev sahipliği yapmaktadır.

Yapımında 15.000 ton çelik kullanılan Centre Pompidou toplamda 10 katlıdır.

Yapının mekânsal serbestliği arttırmak üzere kullanılan strüktürel elemanları yapının mimari karakterini oluşturmuştur. 

Centre Pompidou’nun tamamında çelik elemanlar kullanılmıştır. Yapının 48 metrelik devasa açıklığı, makas kirişler ile tek seferde geçilmiştir. Makas kirişler, kolonlara kalıp döküm ‘gerberette’ler ile bağlıdır. Yapının 48 metrelik açıklığının kolon kullanılmadan geçilmesi, binanın içerisinde kolonsuz serbest mekanlar yaratmıştır. 50 x 170 metrelik serbest bir alan oluşturulmuştur.

Bina içi sirkülasyon elemanları dışarı çıkarılmıştır. Asansör, yürüyen merdivenler, taşıyıcı sistemin bulunduğu cepheye yerleştirilmiştir.  Aynı zamanda merdivenlerdeki transparanlık ve zig-zag konum sayesinde Paris’i izleme imkânı sunulmuştur.




Centre Pompidou’nun Beaubourg caddesine bakan cephesinde ise mavi, yeşil, sarı ve kırmızı renkte borular bulunmaktadır. Mavi havalandırma borularını, yeşil su borularını, sarı elektrik tesisatını ve kırmızı da düşey sirkülasyonu temsil etmektedir. Tesisat elemanları, işlevlerinin ötesinde kullanılarak estetik algıyı oluşturan bütünün bir parçası olmuşlardır.

 Başlarda petrol rafinerisine benzediği söylense de aradan geçen yıllar içinde Paris'in simge binalarından biri haline gelen bina, şehirde geçen filmlerde de sıklıkla görünüyor. Günümüzdeki son hali, modern sanat müzesinin yanı sıra 315 ve 144 koltuklu iki sinema salonu, 384 koltuklu bir performans alanı, 158 koltuklu bir amfi ve 2.200 kişilik bir kütüphaneyi kapsıyor ve Centre Pompidou, yıl boyunca ortalama 3.5-3.8 milyon arası ziyaretçi ağırlamaktadır.


kaynakça:
https://www.arkitektuel.com/centre-pompidou/
https://www.google.com/search?q=pompidou+centre&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwiiuLDHqZrgAhWBh6YKHdIRDIAQ_AUIDigB&biw=1366&bih=626#imgrc=PnpuYKq0wis5hM:
https://www.google.com/search?q=pompidou+centre&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwiiuLDHqZrgAhWBh6YKHdIRDIAQ_AUIDigB&biw=1366&bih=626#imgdii=SJ9jmkETQpAphM:&imgrc=kqsH_GEo_-MKnM: