EDİRNE EVLERİ
Taş duvar ve sıvayla örülmüş ahşap
iskelet sistemleri ile yapılırdı. Bu evler genellikle yanındaki daha yüksek saçaklara
çift eğri öğe ile bağlanan bir çatıyla örtülü, az derinde kalan locanın içine
yerleştirilmiş merkezi girişi ile kusursuz bir simetriye sahipti.
Odalardan kıbleye dönük olanı namaz
odası olarak ayrılırdı. Dolaplarda, tatlı, şeker, şerbet ve şurup dağıtılmasına
yarayan şık kaplar, bardaklar, tabaklar, şık havlular, örtüler, le- ğen ve
ibriklerin en kıymetlileri saklanırdı. Misafir odalarının duvarları boyunca
yapılmış "sıra" denen raflar üzerine odayı süslemek amacıyla kıymetli
çini ve porselen tabaklar, kaseler ve sürahiler konurdu. Katlı raf denilen
hücrelere de değerli kaseler, gülapdanlıklar ve çiçeklikler yerleştirilirdi.
Kalınca yapılmış duvarların içine
yerleştirilen veya odanın arkasında bir kümbet şeklinde dışarı çıkarılan
ocaklar en sağlıklı ısınma aracıydı.
Balkan Yarımadası'nın hemen her
tarafında en küçüğünden en gösterişlisine kadar bütün evlerde "hayat"
denilen bölümler vardır. Oda kapılarının açıldığı yer olan bu bölüm, doğrudan
evin bahçesine bakan yönde 1,5-2 metrelik direkler üzerine dayandırılmıştır.
Hayatların sonunda bir basamak yükseklikte dört köşe bir kısım ayrılarak,
tahta sedirlerle çevrilirdi.
Evin harem ve selamlıklarında büyük
kapıların açıldığı bahçe kısımları olan avluların uygun bir yerinde mermer bir
çeşme bulunurdu. Bazı evlerde avluların ortasında küçük havuzlar, üzerine asma
sardırılmış çardaklar vardı. Harem ve selamlık avlularından birbirine geçilecek
küçük kapı bulunurdu.
KAYNAKÇA:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder